Haftanın Yorumu

Çocuklar, gençler şiddetin odağında

 
Farkında mısınız?
 
Son günlerde inanılmaz şekilde çocuk suçlu sayısı artıyor…
 
Hırsızlık, uyuşturucu değil sadece…
 
Eline silahı alan çocuklar yaralıyor, öldürüyor…
 
Hani “balık baştan kokar” ata sözü var ya…
 
Şiddet sarmalının kıskacındaki ülkemizde; büyüklerinden şiddet gören ya da çetelerin, uyuşturucu tacirlerinin ağına düşen çocuklar sokaklarda tartıştıkları, kavga ettikleri hasımlarına silahlarla saldırıyorlar…
 
Evet, evet aynen o ata sözünün gerçekliğini ispat etme çabasında sanki çocuklar ve gençler…Gördünüz mü bilemiyoruz, büyük bir ihtimalle çok insan görmemiştir…Biz de yerel Çorum Haber gazetesinde gördük…
 
15 yaşında bir çocuk, yanında 11 yaşında kardeşi, elinde tüfek pusu kurduğu otomobili kovalayıp, ateş açıyor…
 
H.G., yani 15 yaşındaki çocuk güya husumetli olduğu 20 yaşındaki E.G.’yi konuşmak için Ulukavak Mahallesi Selçuk Caddesi’ne çağırmış ve kardeşiyle birlikte pusuya yatmış… Bir arkadaşıyla birlikte bir otomobille gelen E.G.’yi gördüğünde de tüfekle saldırıya geçmiş… Üç el de ateş edebilmiş… Allahtan yaralanan yok…
 
 
 

Forum

İnsan Haklarının Vicdanı


Av. Fikret İLKİZ 
 
Kanıyor… İnsan hakları dünyanın sürekli kanayan vicdan yarasıdır.
 
Yarın, 10 Aralık insan hakları günü olarak kutlanacak… Üzerinden 76 yıl geçen İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nden sonra olanlar ve geriye kalanlar insanlık dramına dönüştü.
 
Savaşlarda ölenlerin külleri henüz topraklar üzerinde soğumadan, savaş yas tutmaya bile zaman bırakmadan sürdürülüyor. Savaş, baskı, zulüm ve kan halkın kaderi değildir, olmamalıdır.
 
Yüzyılların belgesi olan otuz maddelik İnsan Hakları Evrensel Bildirisi (Universal Declaration of Human Rights) Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu tarafından Haziran 1948’de hazırlandı.  Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 10 Aralık 1948’de Paris’te yapılan 183. oturumunda kabul edildi.
 
“Bütün insanlık için bir “Magna Carta” olarak bilinir. 10 Aralık tarihi Dünya İnsan Hakları Günü olarak kutlanmaktadır. Günümüzde ise artık 10 Aralık zor hatırlanan bir tarih oldu ve yaşananlar yüzünden unutuluyor… Bütün ulusalüstü sözleşmelerin kaynağı, ama kurutuluyor.
 
Önsözünde yazıyor; yüksek amaçlarla hürriyetin, adaletin ve dünya barışının temeli olması için Evrensel Bildirisi insanlığa armağandı.  Bu bildiri; ….
 

Okuyun

"Cenazede 2 erkeğe ait DNA örneği bulunmuş"


Gıyasettin TETİK-Seyfettin EKEN
 
DİYARBAKIR (DHA) – Van’da kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin’in (21) babası Nizamettin Kabaiş, kızının cansız bedeninde Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan incelemede, iki erkeğe ait DNA örneklerinin bulunduğunu söyledi. Kabaiş, “47 kişinin DNA örneğini aldılar. Onlarla uyuşmadı. İki farklı erkeğe ait DNA var. Onları arayıp bulurlarsa, mesele çözülür. Rojin’in intihar ettiği veya suda boğulduğunu kimse söylemesin. Kesinlikle öyle değil” dedi. 
 
Rojin’in darbedildiğini söyleyen babası Nizamettin Kabaiş, "Onu darbettiler, katlettiler. Götürüp oraya bıraktılar" diye konuştu. 
 
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1’inci sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş, 27 Eylül’de kaldığı yurtta akşam yemeğini yedikten sonra dışarı çıktı. Geri dönmeyen Kabaiş’e telefonla ulaşamayan arkadaşları, 28 Eylül’de saat 12.00 sıralarında polise haber verdi. Kabaiş’in 27 Eylül’de saat 18.30 sıralarında Van Gölü Sahili’ne çakıl taşı toplamaya gideceğini söylediği, birlikte gitmeyi teklif ettiği arkadaşının olumsuz yanıt verdiği tespit edildi. 28 Eylül’de Van Gölü Sahili’nde Rojin’e ait cep telefonu, kulaklık, kek ve su bulundu. Telefon incelenmek üzere polise teslim edildi. Telefonla konuştuğu annesine markete gidip, kahve, su ve kek alacağını ....
 
 
 

VakfımızıDestekleyenler