28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü Bilimsel Araştırma ve İnceleme Yarışması Ödül Töreni

28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü
17. Bireysel Silahsızlanma Günü Ödül Töreni
Dedeman İstanbul Otel
 
Nazire Dedeman Çağatay
 Umut Vakfı Kurucu Başkanı
 Konuşma Metni

 
Değerli Konuklarım,
Hoş geldiniz.
 
Bugün saat 12’de Taksim Meydanında Bireysel Silahlanmaya hayır demek için Sessiz Ayakkabıların Yürüyüşünü on birinci kez gerçekleştirdik. 
 
Bu akşam da 17. Bireysel Silahsızlanma Günü Ödül Töreninde siz değerli dostlarımla bir arada bulunmaktan mutluluk duyduğumu ifade etmek isterim.
 
Son yıllarda giderek hız kazanan şiddet olayları, kadına yönelik şiddet artık hepimizin dikkatini çekmekte. Şiddetin uç noktada sembolü silahlara erişiminin zorlaştırılması, şiddetle mücadelede Dünya Sağlık Örgütü tarafından ilk üç önlem adımı içerisinde yer almaktadır. 
 
• Türkiye’de silahlı şiddet olaylarının %42,7’si ani öfke sonucu oluşmuş. 
• Silahlı şiddet olayları çok büyük oranda aile içinde ve tanıdıklar arasında gerçekleşmiş. 
• Olayların yarıya yakını sokaklarda topluma açık alanlarda meydana gelmiş. 
 
Bu sonuçlar bizim halk olarak çabuk öfkelenip, silaha çok çabuk sarıldığımızı, onu sokaklarda, en çok da yakınlarımıza karşı kullandığımızı gösteriyor. Avrupa Birliği İstatistik Ofisi Eurostat’a göre Türkiye cinayet oranlarında üçüncü sırada. Demek ki Türk halkı silahı  “öldürmek” için kullanmaktadır. Silahı anlaşmazlıklarında bir çözüm aracı olarak kullanmak istemekte, çözümü de öldürmekte görmektedir
 
Yeni yasama döneminde, günümüz koşullarına hiç uymayan kanunun yeniden ele alınması gerektiği çok nettir. Ele alırken de silahlı şiddetin toplumumuzda yol açtığı sonuçları da göz önünde bulundurmalıyız. Kanun tasarısına silahlı şiddeti engellemek anlayışı ile bakmalı ve buna göre dünyadaki iyi örneklerden yararlanmalıyız.
 
 
Değerli konuklar,
 
Vakfımızın, diğer sivil toplum örgütlerinin ve yurttaşların çabalarındaki devamlılık hiç kuşkusuz önemlidir. Fakat, bireysel silahsızlanma konusunda, kanun yapıcı ve uygulayıcı mercilerin,  devlet adamlarının ve yerel yönetimlerin katkıları son derece etkilidir. 
 
Bu sebeple;
Bu yıl yaşama hakkına doğrudan muhalefet eden bireysel silahlanma ve onun en seviyesiz kullanımı olan havaya ateş açma eylemlerine karşı aldıkları önlemler ve çocukları oyuncak silahlardan arındırmak için yürüttükleri projeler ile Bireysel Silahsızlanmaya sağladıkları destek sebebiyle yerel yönetimlere ve emniyet güçlerine teşekkürlerimizi sunmak için plaket vereceğiz. Arzumuz bu uygulamaların tüm Türkiye’de örnek alınması, yaygınlaşması ve kültürel değişimi gerçekleştirecek kadar uzun soluklu olmasıdır. 
 
Hiç kuşkusuz, araştırma ve incelemeler, geleceğimizi şekillendirecek tartışmaları oluşturmak açısından önemlidir. Aynı zamanda sorunlarımızın görünür olduğu, sorunlarımızı tanımlamamızı kolaylaştıran önemli bir zemindir. 
Umut Vakfı, bir sivil toplum örgütü olarak, sorunlarımızın teşhisi ve çözüm önerilerine aracılık etmek amacıyla bu yıl, 28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü Geleneksel Ödüllü Yarışması’nın konusunu bilimsel araştırma ve inceleme alanına ayırmıştır. 
 
Amacımız, ayrımcılığın ortadan kaldırılması ilkesi ve ayrımcılığın gerçek ya da potansiyel çatışmaya yol açabilecek özelliklerine dikkati çekmek, şiddet, nefret söylemi, ırkçılık, öfke, suç korkusu, korkunun önlenmesi, medyanın ve kültür endüstrisinin rolü, silah ve bireysel silahsızlanma konularında toplumsal yaşamın disiplinler arası bir yaklaşım ile incelenmesine ve çözüm önerilerinin sunulmasına aracılık etmekti.  Ayrımcılık her zaman olmasa da çoğu durumda, ulusal ve/veya uluslararası çatışmaların kaynağı olmakta, toplumsa barışı ve güvenliği tehdit eden boyutlara ulaşabilmektedir. Gençlerimizin hukukun üstünlüğünü benimsemiş, çevreye ve insanlığa duyarlı, uyuşmazlıkların çözümünde barışçıl yolları yeğleyen, yurttaş olma bilincine sahip bireyler olarak yetişmelerine katkıda bulunmak amacıyla faaliyetler yürüten Umut Vakfı, bireysel silahsızlanma konusunu da bu çerçevede ele almaktadır. 
 
Yarışmamızın değerli Seçici Kurulu Üyelerine, Sayın Erdal Atabek, Sayın Prof.Dr. Yasemin İnceoğlu, Sayın Prof.Dr. Timur Demirbaş, Sayın Doç.Dr. Bülent Şam, Sayın Ragıp Duran, Sayın Prof.Dr. İsmail Tufan, Sayın Dr.Ayhan Akcan ve Sayın Fikret İlkiz’e katkıları için yürekten teşekkür ediyorum.
 
Ayrıca, yarışmamıza katılan, eserleriyle bireysel silahsızlanma mücadelesine destek veren tüm katılımcılarımıza teşekkür ediyor; ödül alanları gönülden kutluyorum.
Umut dolu yarınlara efendim....
 
Ödül Töreni’ne geçmeden evvel, 28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü’ne katılarak, bu konuya destek veren Sayın İstanbul Vali Yardımcımız Ali Bakoğlu’nu teşekkürlerimizle huzurlarınıza davet ediyorum.