9. Bireysel Silahsızlanma Ödüllü "Bireysel Silahsızlanma: Yaşama Hak Tanıyın" 1 Dakikalık Çizgi Film Yarışması
- Konu
- 7. Sanat olan sinema geniş kitlelere en kolay ve çabuk ulaşan etkin bir iletişim ve eğitim aracıdır. Bu nedenle Umut Vakfı geleneksel "28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü Etkinlikleri" kapsamında bu yıl düzenlenen ödüllü yarışma dalı olarak "1 DAKİKALIK ÇİZGİ FİLM" seçilmiştir.
- Nazire Dedeman Konuşma Metni
-
28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü
9. Bireysel Silahsızlanma Günü Ödül Töreni
2003Nazire Dedeman
Umut Vakfı Kurucu BaşkanıLütfi Kırdar Kongre ve Spor Sarayı / İstanbu
Bir 28 Eylül’de, inanılmaz bir şekilde, oğlum Umut’u bir silahın kurşunuyla kaybettim. Arkadaşı silahını çekmiş ve onu vurmuştu. Umut 17 yaşındaydı. Mahkemeler adalet dağıtamamış, öldüren ceza bile almamıştı. Aradan 10 yıl geçti. Bu akıllara sığmaz olayda yıkılan sadece kalbimiz değil ki biran evvel kendimizi toplayabilsek. Geçilen 10 yıllık zaman tüneli ateşi küllendiremedi. Yıkılan onurumuz geri verilmedi. O günlerde ilk sarı yapraklar düşmeye başlıyordu, bugün ilk sarı yapraklar yine düşüyor. İnsan nereye gittiğini bile bilmiyor, öylesine hayatın götürdüğü yere varıyor. Her ne yaşanırsa yaşansın aklım hala bir türlü inanamıyor, kabullenemiyor. Benim hikayemin başlangıcı işte böyle.İlk fırtınanın ardından benim için yapılacak tek şey vardı. Bir köşeme Umut’umu gizledim ve ailemin desteğiyle Umut Vakfı’nı kurdum. Tam olarak nereye gideceğimi bilmeden ama her zaman umut ederek. Sevgili ailem, sevgili dostlarım, misyona ve insanlığa inanan bilinçli yurttaşlar, hak ve hukuka saygılı, toplumsal sorunlarımıza duyarlı devlet adamları, 10 yıl sonra bugün Umut Vakfı’nı buralara taşıyabildiysek bunu sizlerin desteğiyle yaptık.1993’de Umut Vakfı kuruldu. Amacımızı ve hedeflerimizi belirlemiştik. Gençlerimize yurttaş olma bilincini öğretecek, hukukun üstünlüğünü benimsetecek ve onlara anlaşmazlıkların çözümünde barışçıl yöntemleri yeğleme becerileri kazandıracaktık. Onları birer lider olarak yetiştirecektik.Yolumuz çok çetin çıktı. Toplumda silahlı şiddet olayları varken, yurttaşın yargıya güveni kalmamışken gençlerimize hukukun üstün olduğunu nasıl anlatacaktık? Silahla işlenen cinayetler, intiharlar ve kazalar neticesinde yılda ortalama 3.000 insanımızı kaybederken gençlerimize uzlaşmadan nasıl bahsedecektik? Her an aramızda dolaşan silahlarla burun buruna gelme riski yaşarken gençlerimize nasıl yurttaş olma eğitimleri verecektik?İşimiz zordu, biran evvel çalışmaya başladık. Başladık ve bugüne geldik. Son 10 yıla;5 Panel2000+ Eğiticinin Eğitimi5 Seminer9 Workshop13 Konferans3 Forum8 Kitap1 Uluslararası Sempozyum3 KampanyaHer hafta güncellenen, akademisyenler, araştırmacılar ve haberciler için bir kaynak olan web sayfamız9 Ödüllü Yarışma3 Sessiz Ayakkabıların Yürüyüşü Etkinliği20 000 Kitap bağışı22.800 adet çam fidanlı Umut OrmanlarınıSığdırmışız ve medyada defalarca kez misyonumuzu anlatmış, verilerimizi, tespitlerimizi ve yaptıklarımızı hep kamuyla paylaşmışız. Toplumu bilgilendirmişiz.Sevgili Dostlarım,Umut Vakfı bugün Birleşmiş Milletler’in Ekonomik ve Sosyal Konseyi’ne Danışman Statüsü için başvurmuş ve Temmuz 2004’de Statü sahibi olacaktır. Türkiye’den bu statüye sahip sadece 5 sivil toplum kuruluşu vardır. Umut Vakfı bunlardan biridir.Tüm bunları gerçekleştirirken Umut Vakfı hiç yalnız kalmadı. Muhtelif kamu kurum ve kuruluşlarıyla ve diğer sivil toplum kuruluşlarıyla ve basınla her zaman işbirliği içerisindeydik. Ayrıca Umut Vakfı, Türkiye’de Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı, uluslararası alanda ise IANSA - Uluslararası Küçük Silahlar Network’ünün aktif üyeleridir.Çok sayıda gönülverenimiz olduğu gibi, web sayfamızda son 2 yılda 35.000’den fazla ziyaretçi kabul etmişiz. ‘Bireysel Silahlanmaya HAYIR.’ kampanyamıza yaklaşık 12.700 kişi ve 44 kurum katılarak bize destek vermiş.Halen Türkiye Barolar Birliği ile 6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu üzerine çalışmalarımız devam etmektedir. Amacımız, halen yürürlükte olan 1954 yılında yapılmış kanunun günümüz koşullarına uygun çağdaş bir hale getirilmesi olup bu yepyeni yasa taslağını yasa yapıcıya sunmaktır. Bugüne kadar yasa değişikliği için yaptığımız çağrılarımız cevapsız kalmış olmakla birlikte, hazırlamakta olduğumuz öneri yasa taslağının yurttaşlarımızın desteği ile kabul göreceği inancındayız.Arkamızda bıraktığımız on yıla bakıldığında, tüm çabamıza karşın katedebildiğimiz yol, bazılarınca yetersiz bulunabilir. Burada, şunu anımsatmak isterim: Aristo şöyle diyor: “Bir taş işçisinin balyozuyla taşa vuruşunu seyrettim. Bin kere vurmasına karşın, taşta hiçbir değişme olmadı. Binbirinci vuruşta taş kırılmıştı. Ben biliyorum ki o taş, son vuruşla kırılmadı.”.Sevgili Dostlarım,Umut’un annesi olarak ve yitip giden Ayşe’lerin, Ahmet’lerin, Alistair’ların, Sophie’lerin anneleri olarak içimi yakan bir 28 Eylül’de daha biraraya geldik. Bugün Bireysel Silahsızlanma: Yaşama Hak Tanıyın konulu ‘1 Dakikalık Çizgi Film’ Yarışmasının Ödül Töreni için karşınızda dururken sizlerin, oğlumun ve diğer mağdurların önünde başım dik ve gururluyum. Sizlerin desteği ile kuvvet buldum. Birlikte misyonu bugüne kadar taşıdık. Aynı gururla devam edeceğiz. Taa ki insanlar, sadece öldürmeye yarayan silahı lanetleyene, siyasi irade yasaları değiştirene kadar.Yılmadan çalışmalarımızı sürdüreceğiz - daha fazla can kaybetmeyelim diye.Yaşadıkları çok acı olaylardan sonra aramıza katılan ve bize destek veren sevgili Özlem ve David Grimason ile sevgili Dr. Mick North’a, misyona sahip çıktıkları ve kendi acılarını yaşayanlara öğreti yaptıkları için çok teşekkür ediyorum.Sevgili dostlar, her türlü etkinliğimizde sizleri, sizlerin dostlarınızı, dostlarınızın dostlarını ve onların dostlarını, özetle, bu ülkenin “yarını daha aydınlık yapmak isteyen” tüm insanlarını yanımızda görmek, gücümüze güç kattığınızı hissetmek ve hissettirmek istiyoruz. Gelin taşı hepberaber kıralım.1997 yılında, Bireysel Silahsızlanma ödüllü yarışmamızın konusu, “silahın şakası yok” idi ve yarışma, karikatür dalında yapılmıştı. O yılın 28 Eylül’ündeki konuşmamda şöyle demiştim: “Aramızdaki kimi olağandışı, bizden farklı, yetenekli insanlar, bizim bilemediğimiz, beceremediğimiz bazı yollarla da iletişim kurabiliyorlar. Hem de ne iletişim... Hınzırlık dolu, muziplik dolu, incelik dolu, zeka dolu... Onların gönderdiği mesajı aldığımızda, mesajın bu kadar ekonomik bir biçimde gönderilebilmiş olmasına, “mesajın kısa ve öz olması” gibi bir iletişim ilkesine bu denli denli uyabilmiş olmasına şaşmakla kalmıyoruz. Karşımızdaki insanın yeteneğine, kıvrak zekasına, estetik anlayışına hayranlık –ve neden itiraf etmeyelim- biraz da kıskançlık duyuyoruz. Hayret, hayranlık, kıskançlık evet, ama hepsinin üstünde müthiş bir de mutluluk duyuyoruz, keyifleniyoruz. Kimi kez inanmazlıkla tebessüm ediyoruz, kimi kez de çevremizde tanımadığımız insanlar olmasına bile aldırmadan basıyoruz kahkahayı. Kim bize tüm bu güzellikleri sunan, bizi yaşatanlar? Çizerler, karikatür ustaları.”İşte o zaman böyle demiştim değerli konuklar. Bugün de benzer duygu ve düşünceler içindeyim. Sanatçının, bir sözü, benden/bizden ne kadar daha yaratıcı, ne kadar daha çarpıcı biçimde söyleyebildiğini, biz jüri üyeleri, bu yılki yarışmaya katılan 39 çizgi filmi izlerken bir kez daha gördük; sizler de az sonra göreceksiniz. Bu yılın jürisi, hem bu sayıda çizgi filmin yarışmaya katılmış olmasından, hem de hepsinin bu denli nitelikli olmasından mutluluk duydu, filmleri tekrar tekrar izlerken keyif aldı, seçim yapmakta zorlandı.Bu yıl amacımız, “çizgi film tanımına uyma”, “çizgi film olarak niteliği yüksek olma”, “teknik anlamda üstünlük”, “bireysel silahsızlanma mesajını açıkça ve kararlılıkla verme” gibi özellikleri aynı anda üstünde toplayan yapıtları ayırıp seçmekti. Jürinin, tüm yapıtları huzurunuzda gösterilmeye değer bulmuş olması kıvanç vericidir.
Az sonra göreceğiniz gibi, Birinci, İkinci, Üçüncü seçilen ve mansiyon almaya değer bulunan yapıtlar yanında, Cumhuriyet Gazetesi’nin, Karikatürcüler Derneği’nin, Kısa Filmciler Derneğinin ve Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nin onur plaketlerini alan yapıtlar da var. Plaketleri veren kurum ve kuruluşlara, jürinin değerli üyelerine, ve en çok da, yapıtlarını yarışmamıza yollayan değerli çizgi filmcilerle, bugün burada olan, bugünü bizimle paylaşan siz değerli konuklarımıza, dostlarımıza teşekkür ediyorum.Umut Dolu Yarınlara … - Seçici Kurul
-
Nazire Dedeman
Umut Vakfı Kurucu BaşkanıProf. Dr. İpek Gürkaynak
Sosyal Psikolog, Umut Vakfı Mütevellisi
Oktay Güzeloğlu
Kısa Filmciler Derneği Başkanı
Yard. Doç. Dr. Fethi Kaba
Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Çizgi Film Bölüm Başkanı
Metin Peker
Karikatürcüler Derneği Başkanı
Prof. Dr. Nurçay Türkoğlu
Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi
Tonguç Yaşar
Karikatürist Ve Çizgi Film Sanatçısı - Yarışma Sonucu
-
Birincilik Ödülü
Kiuv – Mustafa BİLGİN
Yükleİkincilik Ödülü
Çark – Denizcan YÜZGÜL
YükleÜçüncülük Ödülü
UMUT Sanat Animasyon
YükleMansiyonlar
Yeter – Handan ÖZ Hayatı Iskalamak – Soner TİREBaşka Dünyalar – Sedat YAPICI Tetikleme – Erdinç ŞEMEN
“28/09” – Aksel Zeydan GÖZ
Karikatürcüler Derneği Onur Plaketi
Silah... – F. Gürcan MERMERTAŞ
Kısa Filmciler Derneği Onur Plaketi
Silaha Hayır – Musa KART
Eskişehir Anadolu Üniversitesi Onur Plaketi
Oyun – Berk BAYRİ, Anıl YILMAZTÜRK
Cumhuriyet Gazetesi Onur Plaketi
Beyinsel Silahlan-ma – Murat Ali ATAY, Gökhan ÇOĞAL
Seçici Kurul Özel Ödülü
İnsanlıktan Çıkış – Akın ÇAVDARLI
- Fotoğraflar